Çocuk ve Aşk Kavramı

Çocuk ve Aşk Kavramı

4-6 yaş arası dönem bir çocuğun psiko-motor, öz beceri, sosyal-duygusal gelişim, bilişsel gelişim ve dil gelişimi açısından çok önemli bir evredir. Bunlara bağlı olarak sorumluluk almanın, herhangi bir duruma veya olguya bağımlı hale gelmenin ve aşk kavramını dile getirmenin ilk zamanıdır. 4-6 yaşında öğrenilmeye başlayan hareketler ve duygular, sağlıklı bir sosyal gelişim için çok önemlidir.

Bu dönemde, çocuklar açık sözlülükle bir şeyden ya da birinden hoşlanıp hoşlanmadığını dile getirirler. Çevresine ait yeni keşiflerde bulunur ve etrafındaki yetişkinlere daha az ihtiyaç duyarlar. Aynı zamanda, etrafındaki yetişkin bireyleri kendilerine örnek alarak davranırlar. Arkadaş kavramı, bu dönemde daha da önem kazanır. Birlikte oyun oynamak, zaman geçirmek daha uzun süreli olur. Canlı, neşeli ve hareketli bir görünüm içinde, konuşmayı, soru sormayı ve oyun oynamayı severler. Olayların nedenleri ile ilgilenir ve bunu sorgulama gereği duyarlar. Cinsiyetlerini, kız ya da erkek olarak farkına varırlar. Bununla birlikte aşk kavramı ortaya çıkar. Çocukların, aşktaki heyecanı birden bire oluşur, kısa sürelidir ve hemen değişkenlik gösterebilir. Genellikle fiziksel özellikleri yakın olan kişilere ilgi duyarlar. Kişiyi görünce, adını duyunca hareketlerinde ve mimiklerinde farklılıklaşma görülür. Aşık oldukları kişiye karşı beklenenden daha fazla ilgi ya da çekingen tavırlar gösterebilirler. Giysi ve saç modellerine daha fazla özen gösterebilirler. Aynı zamanda, bu durum uyku ve beslenme düzenlerini de etkileyebilir. Bu dönemde çocuk, “aşık” olduğu kişiyle “evleneceklerini” dile getirebilir. Anne-babaya bunu masumca aktarır. Bu davranışı ve duyguları ile alay etmemek, onu sorgulamadan dinlemek ve desteklemek çocuğu rahatlatacaktır. Çocuklar sadece yaşıtlarına değil, akrabalarına, kardeşlerine, öğretmenlerine de ilgi duyabilir. Bu hisler, cinsellikten uzak olup, fiziksel özelliklerini beğenmek, sevgi ve güven gibi ihtiyaçları ile ilgilidir. Bu yüzden, çocuğu ayıplamamak gerekir. Bu davranış, onun utanmasına ve suçluluk hissetmesine neden olur. Bu şekilde, hem bu dönemde hem de ileriki hayatında, duygularını dile getirmede çekingenlik yaşayabilir. Kendini değersiz hissetmesine ve özgüven sorunu yaşamasına neden olabilir.

Peki, çocuğunuz birine aşık olduğunu söylediğinde; ne yapmalı? Öncelikle, söz konusu aşkın ergen ve yetişkinlerinkinden farklı olduğunu, cinsellikten uzak olduğunu anımsayıp kabullenici bir tavırda olmalısınız. Çocuğun duygularını anladığınızı ifade etmeli ve bununla başa çıkılması gerektiğini uygun bir dilde anlatmalısınız. Çocuğun size güvenmesine, yargılamadan konuşabileceğinize inanmasını sağlamalısınız. Bunun için konuyla alakalı kendi düşüncelerinizden önce onun düşüncelerini duymaya özen göstermeli, sonrasında kendi fikrinizi de ifade ederek tek taraflı değil; karşılıklı etkileşimin olduğu bir diyalog ortamının oluşmasına çaba sarf etmelisiniz.

Rehberlik Servisi